BİR İMZA GÜNÜ VE 43 YILLIK BİR ÖZLEMİN SONU Selahattin Bakır … Uzun yıllar görüşemeyenler için derler/deriz ya; “Dağ dağa kavuşamaz insan insana kavuşur” diye. Yazdığım..
BİR İMZA GÜNÜ VE 43 YILLIK BİR ÖZLEMİN SONU
Selahattin Bakır
… Uzun yıllar görüşemeyenler için derler/deriz ya;
“Dağ dağa kavuşamaz insan insana kavuşur” diye.
Yazdığım bu yazı yukarıdaki sözün en güzel örneği olsa gerek…
Kısa adı Çaykur olan Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğünün 6. genel müdürü Atilla Koruyan ile 43 yıl sonra bir araya gelerek anıları tazeledik ve özlem giderdik.
Geçen hafta sonu 21 Ekim Cumartesi günü Atilla Koruyan’ın kızı ve aynı zamanda ülkemizin önemli iş adamlarından Demir Sabancı’nın güzel eşi, iş kadını, yönetici ve yazar Aslıhan Koruyan Sabancı’nın yayınladığı 6. kitabının imza gününde çifte mutluluğu ve güzelliği bir arada yaşadım.
İstanbul Levent’de Kanyon AVM deki Remzi Kitapevinde gerçekleşen imza gününde çok sayıda katılımcının ilgi göstermesi, günün ayrı bir özelliği ve güzelliği oldu.
Gümrük ve Tekel eski Bakanı merhum Tuncay Mataracı’nın Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğüne atadığı Atilla Koruyan bu kurumda bir dönem genel müdürlük yaptıktan sonra terfien bakanlık Personel Genel Müdürü olarak bakanlığa geri döndü.
Daha sonraki yıllarda eski kurumu Çaykur’a bakanlığını temsilen yönetim kurulu üyesi olarak atandı.
Koruyan’ın genel müdür ve yönetim kurulu üyesi olduğu tarihlerde kısa dönemlerde de olsa
Çaykur’a büyük ve kalıcı çalışmalar yaparak, Çaykur da unutulmayanlar ve iz bırakanlar arasında yer almıştır.
Bakan Mataracı’nın ısrarla çalışmaları sonucu hükümetin de yapılmasına karar verdiği 16 adet yaş çay işlem fabrikasının yapımına Atilla Koruyan döneminde temelleri atılarak inşaatlarına başlanmışsa da 1980 ihtalalin de bu fabrikaların yarısına yakını ihtilal hükümeti tarafından iptal edilmişti.
Çaykur – çay üretici, Çaykur – işçi sendikası, Çaykur – basın ilişkileri vb.gibi ikili ilişkilerde başarılı çalışmalarda bulunmuştu.
O dönemde kuru çay satışlarında bir takım iyileşmeler yaparak satışlar yüksrlmiş ve üreticilerin yaş çay paraları zamanında ödenmişti.
Mahalli ve ulusal basına önem vererek basın mensuplarıyla basın toplantıları düzenlerdi.
Kurum ilk kez genel müdür Koruyan döneminde periyodik aralıklarla ÇAY isimli bir dergi yayınlamaya başladı. Ulusar, mahalli ve ülke genelindeki gazetelere aynı şekilde Çaykur ve Türk çayı ile ilgili haber ve makale ağırlıklı olmak üzere periyodik aralıklarla basın bültenleri hazırlanarak dağıtırırdı.
Bu çalışmaları yakından takip eden, emek veren ve en iyi bilenlerden bir kişiyim.
O dönem bende Çaykur genel müdürlüğüne Basın Sekreteri (Basın Müşaviri) olarak Şahin Balta’nın Genel Müdür vekilliği döneminde atanmıştım.
Atilla Kıruyan gibi Şahin Balta, merhum Bedirhan Birben ve merhum Yılmaz Telatar’ın genel müdürlükleri dönemlerinde birlikte çalışmanın huzuru içerisinde keyfini yaşamıştım.
Ülkemizin önemli kurumlarından biri olan Çay İşletmeleri eski Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür olarakda görev yapan Atilla Koruyan, bakanlıktaki genel müdürlüğü görevinden kendi isteği ile emekli oldu.
Emekli olduktan sonra kurduğu şirketi sonra ki yıllarda devir ederek Amerika’ya gitti bu ülkede 20 yıl kaldıktan sonra Türkiye’ye geri döndü.
Genel müdür Atilla Koruyan’la imza gününde yaklaşık 2 saat bir arada olduk. Bu kısa sürede bildiğimiz ve bilmediğimiz birçok şeyleri karşılıklı olarak paylaştık.
Yazmayı düşündüğü kitabında bu konuşmalarımıza kısmen de olsa yer vereceğini tahmin ediyorum..
Buluşmamızın baş mimari Aslıhan Koruyan Sabancı’nın yazdığı ve imza günü düzenlediği;
GLÜTENSİZ-ŞEKERSİZ GURME LEZZETLER Tatlılar ve Tuzlular isimli kitabının imza gününe yoğun bir katılımla birlikte ilgi büyüktü.
Sevgili babası Atilla Koruyan genel müdürümle 43 yıl aradan sonra buluşmamıza neden olan Aslıhan Koruyan hanıma ve güzel bir misafir perverlikle yakın ilgisini esirgemeyen dünya beyefendisi eşi Demir Sabancı beye gönülden teşekkür ediyorum.