Buhara’da dinsel hayat üzerine… Cuma namazındayım… – Camilerde bildiğimiz minareye rastlamadım.. – Hoparlörden ezan okunmuyor, dolayısıyla buraya geleli bir hafta olmasına rağmen ezan sesi duymadım. – Bir ezan vakti..
Buhara’da dinsel hayat üzerine…
Cuma namazındayım…
– Camilerde bildiğimiz minareye rastlamadım..
– Hoparlörden ezan okunmuyor, dolayısıyla buraya geleli bir hafta olmasına rağmen ezan sesi duymadım.
– Bir ezan vakti varmış, bir de namaz vakti! Örneğin; internet öğlen namaz vaktinin12:30 olarak gösterirken cuma namazı 13:15’te kılındı! Dersim olduğu için acele ederken 45 dakika beklemek durumunda kaldım tabii!
– Bir mahalle camisi niteliğindeki cami/mescit tamamen doluydu. Cemaat sessiz sakin saygı ve ilgiyle Namaz öncesi vaazı dinledi. Bir biriyle konuşan, cep telefonuyla meşgul olan yoktu.!
– Camide vaaz kürsüsü mevcut değil. Vaaz ayakta veriliyor. Vaiz tam 45 dakika böyle konuştu. Özbekçe (aslında yazı dilinde kökte Türkçe olduğu belli ama konuşma dilinde ekleri, heceleri, telaffuzu onu tamamen anlaşılmaz kılmış. Kelimeleri tek tek söyleyip vurgulasanız, el hareketiyle takviye etseniz de bu böyle maalesef!) olduğu için bir şey anlamadım ama dinleyenleri paylamadan, bağırıp çağırmadan, davetkâr bir sesle vaazını verdi.
– İmam sadece iki basamaktan oluşan minbere çıktı ve çok ilginç bir şekilde elinde tuttuğu bir mızrakla hutbesini okudu. Mızrak Hutbe boyunca yaklaşık 20 derecelik düşey bir açıyla kımıldatılmaksızın elinde durdu.
– İki rekat farzdan sonra kimse dışarıya çıkmadı. Benim dersim vardı, çıkmaya teşebbüs ettiğimde kendime yol bulamadım. Herkes dört rekat sünnet daha kılıp öyle dağıldı. Kargaşa kesinlikle yoktu, kimse kimseyi geçmeye çalışmadı.
– Camiye yahut bir kursa yardım diye para filan toplanmadı. Millet içeride namaz kılmaya devam ederken dışarda bu iş için bağırıp duran olmadı . Etrafta dilenci de yoktu.
– Camiye ayakkabı sokulmuyor. İçeride raf ya da kilitli dolap filan yok.Halılar tertemiz. Ayakkabılar dışarıda bırakılıyor ve kesinlikle başlarına bir iş gelmiyor! Ben de öyle yaptım elbette ve namaz bittiğinde ayakkabimi bıraktığım yerde buldum!
– Okullarda, otellerde, lokantalarda namaz kılma yeri yok. Ama kaldığımız otelde seccade istediğimde hemen getirdiler.
– Kısaca Buhara’da temiz sokaklar, temiz insanlar, temiz cami var, gösteriş, hırsızlık ve de açık saçık giyinen kadın yok! Çarşaflı da hiç yok.
– Tıp öğrencilerine bilginin-becerinin zekatının %100 olduğunu anlatmak üzere “İslamiyette zekat ne kadardır” diye sorduğumda, biri 30 kişilik diğeri de 60 kişilik gruptan kimse cevap veremedi! Bu da benim için şaşırtıcıydı! Sokakta çalışan işçilere yahut bindiğiniz takside şoföre selamünaleyküm dediğinde ya sesleri çıkmıyor ya da onlar da size (aleyküm selam değil) selamünaleyküm diyor!
Anlaşılan temiz özlerini, asaletlerini kaybetmemişler ama komünizm de üzerlerinden, 100 sene tank gibi geçmiş! Öyle ki bu baskı insanların mimiklerini, davranışlarını da etkilemiş. Doğrusu gülen, kahkaha atan veya kızan, bağıran, taşkınlık yapan, önünüze geçmeye çalışan yahut hemen köşeyi dönmek(!) isteyen bir insana rastlamadım.
Dr Ş Şimşek
01/12/2023
Buhara/ ÖZBEKİSTAN
Dr Ş Şimşek
01/12/2023
Buhara/ ÖZBEKİSTAN