Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim… Devlet-i Ebed Müddet sonsuza kadar sürecektir. Yöneticiler gelirler vazifelerini iyi veya kötü yaparlar ve giderler… Bize düşen vazife ise bu milletin seçtiği lidere saygı duymaktır…
Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim…
Devlet-i Ebed Müddet sonsuza kadar sürecektir. Yöneticiler gelirler vazifelerini iyi veya kötü yaparlar ve giderler… Bize düşen vazife ise bu milletin seçtiği lidere saygı duymaktır.
Öncelikle muhalefet partilerinin genel başkanlarını tebrik ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın sağlık durumundan dolayı iyi dileklerde bulundukları için…
Ümit ederim ki ülke çıkarlarında da aynı iyi dilekleri fiili olarak gösterirler.
Bakın siyasi görüşünüz, inandığınız değerler, Dünya görüşünüz, aldığınız eğitim, aileden gelen ahlak ve terbiye, örf ve adetler, kültür, insanların kişilik ve karakterini oluşturur…
Lâkin öyle ahlaksızlarda var ki zihinleri bozuk, dilleri zehirli, fikir mefkûreleri tefessüh etmiş, kokuşmuş bu ülkede hiçbir şeyden memnun olunmaması gerekiyormuş gibi propaganda yürütenler var…
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Corona testi pozitif çıktığını sosyal medyasından duyurduktan sonra öyle güzel mesajlar öyle güzel temenniler öyle güzel duâlar geldi ki sosyal medyadan, bunları gördük ve okuduk…
Gerek ülkemin muhalefet partilerinden gerekse Dünya’nın muhtelif liderlerinden güzel temenni ve duâlar paylaşıldığını gördük…
Bunlar bizleri mutlu etti hatta daha ilerisi bazı Müslüman ülkelerin din adamları saf temiz duâlar eden çocukların videolarına şahit olduk mutluluk vericiydi…
Bizlerde Sayın Cumhurbaşkanımıza yüce Rabbimden Şâfiî ismiyle şifalar ihsan eylemesi için niyazda bulunuyoruz.
Çünkü o sıradan bir siyasi lider değil hiçte öyle olmadı mazlumların ezilenlerin sömürülenlerin hamisi olan zalimin karşısında milletiyle dik duran Türkiye’nin hatta Dünya’nın lideridir.
En kısa zamanda yine o hızlı temposuna dönüp gerek ülke içerisinde ki nizamın teşkili ve Dünya’da söz sahibi olmamız adına yaptığı çalışmalara döneceği günü bekliyoruz.
Mâ’mâfih bir de güruh-i eşkiya olan ahlaksızlar var. Öyle edepsizce terbiyeden nasiplerini almamışlar var ki yazdıkları mesajları düşündükleri fikir dünyalarını dilim varmaz söyleyeyim kalemim yazmaz edebim el vermez yere batsın sizin o kokuşmuş pislik fikir dünyanız.
Eğer İnsanlıktan nasibinizi alsaydınız insan düşmanına dahi demeyeceği sözleri bu ülkenin Reîs-i Cumhûruna söylemezdi fakat insan ahlaksız edepsiz olunca demek ki böyle oluyor…
Tabi bu müptezel edepsizlerin yaptıkları yanlarına kalır mı Cumhuriyet Başsavcıları gerekeni yaptı her birinin tek tek cezaları kesildi.
Nedir bu çekememezlik bu bağnazlık sizi bu nefret ve kine iten fikir ve düşünceleri nereden alıyorsunuz? Kimler kulağınıza üflüyor bu nahoş fikirleri…
Bir insanı sevmeyebilirsiniz fakat bulunduğu makama kuruma pozisyona saygı duymak zorundasınız. Hatta bu kişi ülkenin temsilini yapan bir lider ise konuşurken bir kez daha düşünmelisiniz.
Ne zararını gördünüz ülkenin nerden nereye geldiğini kimlerle nelerle mücadele verildiğini körebemi oynuyorsunuz da görmekten acizsiniz.
Hatalar olur ama bu hataları hakaret ederek kırarak dökerek mi çözüyorsunuz? Yoksa öz eleştiri yapabiliriz yapıcı olarak yanlışa yanlış doğruya da doğru demek zor mudur?
Bakın sizin beğenmediğiniz lider ve ülkeye Dünya diyor ki Türkiye Erdoğan ile çok başarılı o ülkesini büyüttü çok iyi yerlere getirdi…
Daha ileriye taşımak içinde tam bağımsız olmak için mücadele veriyor.
Artık Dünya ülkeleri arasında söz sahibiyiz hatta arabuluculuk yapıyoruz…
Erdoğan’ın başarısını şu şekilde de anlamazlara anlatmak isterim!
Erdoğan öncesinde Türkiye Yunanistan gibi ufak bir devletle mücadele edemezken.
Şimdi ise Türkiye Dünya’da nerede bir siyaset masası olsa sözü geçen Amerika ve Rusya bu iki blok ile aynı anda mücadele edebilecek güce ulaştı.
Sizlere bir tavsiyede bulunayım artık Devletimize ve Ülkenizin liderine saygılı olmayı öğrenip sahip çıkmayı kendinize ilke edinin…
Yoksa diğer vatansız kalanlar gibi bizlerde çöplüklerde buluşuruz sığındığınız ülkenin çöplerini toplar hurda niyetine satarız…
Suriyeli bir genç bunu mesajında anlatmış diyor ki “çöplükte birleştik”.
“…Biz Suriye de ön yargılı yaşıyorduk birbirimize ayrım yapmaya başladık bu yavaş yavaş arttı Şii’si iktidar olduğu zaman kimseyi beğenmiyordu.
Sünni’si çok olduğu için kimseyi beğenmiyordu. Hristiyan’ı zengin olduğu için, Kürdü, Arab’ı ve Türkmen’i başkasını beğenmiyordu, yani anlayacağınız kimse kimseyi beğenmiyordu.
Herkes dedikodu yapıp sosyal medyada küfürleşiyor, nifak tohumları saçılıyor herkes herkesten uzaklaşıyor ayrılıyordu.
Herkes çok bilmişlik taslıyor şimdi durum değişti Türkiye’nin muhtelif illerinin çöplüklerinde birleştik. Çöp toplarken kimse kimseyle tartışmıyor, beğenmemezlik yapmıyor. Biz çöplüğe düşünce birleşmeyi öğrendik…”
Allah kimseyi vatansız, bayraksız bırakmasın…
Ülkene liderine düşman olma hele ki ahlaksız hiç olma.
Bizim bu ülkeden başka gidecek ve sığınacak ne bir yerimiz var ne de başka bir ay yıldızlı bayrağımız! Vesselâm…
