Acısıyla tatlısıyla bir yılı daha geride bıraktık.. Kuşkusuz Türkiye, Dünya tarihinin en büyük depremi olan 6 Şubat depremiyle karşı karşıya kaldık.. Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Osmancık ilçesi olan, dolaylı olarak..
Acısıyla tatlısıyla bir yılı daha geride bıraktık..
Kuşkusuz Türkiye, Dünya tarihinin en büyük depremi olan 6 Şubat depremiyle karşı karşıya kaldık..
Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Osmancık ilçesi olan, dolaylı olarak Hatay, Kahramanmaraş ve 11 ili doğrudan etkileyen,binlerce insanın öldüğü adeta şehirlerin harabeye döndüğü bir yılı geride bıraktık!
Türk milletinin, Kurtuluş Savaşı’nda olduğu gibi, birlik ve beraberlik içinde etinden tırnağından her şeyiyle, bölgeye maddi ve manevi olarak akarak, bu süreç kısa vadede atlatılsa da, uzun vadede çok derin izler bırakacağı muhakkak!!
Bugün kuşkusuz Türkiye’nin en büyük sorunu, halkın refah düzeyi ve ekonomik istikrarsızlık boyutudur!
Yanlış ekonomik Politikalar yüzünden,bugün Türk parası Dünya’nın en değersiz para birimi haline gelirken,alım gücü olarak Cumhuriyet tarihinin ekonomik anlamda en düşük seviyelerine inerek, milyonlarca insan açlık ve yoksullukla karşı karşıya kaldığı bir yıl olarak, tarihteki yerini almıştır..
450 milyar dolar diş borcu olan bir ülkede, bugün açlık sınırının 15.000 TL,yoksulluk sınırının 50.000 TL’ye dayandığı, bu veriler ışığında ne acıdır ki ,Türkiye’nin %60-70’i açlık ve yoksullukla mücadele eder hale geldi..
Genel seçimlerde Cumhur ittifakının az bir farkla kazandığı seçimlerin ardından,ekonomik anlamda Türkiye rahata ve huzura kavuşmayı beklerken Milyonlarca emekli açlığa ve yoksulluğa muhtaç edilmiştir..
İktidar tarafından memura daha önce verilmiş söz gereği ,8000 TL seyyanen %100 zam, kamu işçisine kademeli %100 zam ve asgari ücretliye de yıl içerisinde %100 zam yapılmasına rağmen,bu ülkeye hayatlarını her şeylerini feda eden 16 milyon, dolaylı olarak 32 milyon insan, Enflasyonun %150 olduğu bir ortamda, %25 sadakaya layık görülerek, milyonlarca emekli dul yetim bugün açlığa ve yoksullukla karşı karşıya kalmıstir..
30 yıl ÇAYKUR’da çalışan 70 yaşında bir emekli,Rize’de 7.500 TL’ye layık görülürken, bugün Rize’de normal sobalı bir evin kirası 8-10 bin TL ye yükseldi..
Hafta içerisinde Asgari ücretin %50 artışta 17.000 TL’ye çıktığı bir rant faiz ekonomik düzende, resmi enflasyonun %70’lere dayandığı bir ekonomik modelde ,en düşük emekli maaşının en az 17.000 TL olması, prim gün sayısına göre, mağdur olan milyonlarca emeklinin zam oranları kademeli olarak arttırılıp,yaşam standartları arttırılmalıdır..
20 yıl önce en düşük emekli maaşı bir buçuk asgari ücret düzeyinde olurken, 2016 yılından sonra ise, Asgari ücret emekli maaşını kademe kademe geçerek, bugün Asgari ücret emekli maaşını ikiye katlamıştır..
Yılbaşında en düşük lise mezunu bir memurun maaşının 32-33.000 TL’ye çıkacağı, bu çarpık ekonomik düzende, bu ülke için hayatlarını feda eden milyonlarca emekli, Temmuz’da yaşamış olduğu %25’lik sefalet kazığının ardından, Ocak ayının 3’ünde açıklanacak enflasyon rakamlarınin ardından, kayıplarının telafi edilmesi için,bütün emeklilere,tabandan en yukarıya doğru, %100, %80 ve %50 zam yapılarak bu ayıp mutlaka düzeltilmelidir..
Garibanın mazlumun ahını bedduasını alan, ne bu Dünya’da ne ahirete gün yüzü görmeyecektir!
Bugüne kadar hep 7.500 TL alan emekliler şükretti!
Biraz da, 30 binden 100 bine doğru kaymaklı maaş alan böyuuk insanlar şükretmeyi öğrensin!..
Osman Köseoğlu
aktuel53
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.