Çay Tarımı ile uğraşan,başta Rize Artvin Trabzon ve Tirebolu’da yaklaşık 200.000 çay müstahsili, geçen hafta şok bir haberle, gübrenin tonunun 15.000 TL olduğunu öğrendi.. Bilindiği gibi ,2022 mart ayında gübrenin..
Çay Tarımı ile uğraşan,başta Rize Artvin Trabzon ve Tirebolu’da yaklaşık 200.000 çay müstahsili, geçen hafta şok bir haberle, gübrenin tonunun 15.000 TL olduğunu öğrendi..
Bilindiği gibi ,2022 mart ayında gübrenin tonu, 2.250- 2500 bandında iken bir anda, %400 zamla 8-10.000 TL’ye fırlamıştı..
Gübrenin aşırı pahalı olması sebebiyle,Cumhuriyet tarihinin en büyük ekonomik krizi ile karşı karşıya kalan Karadeniz’li çay müstahsili’nin %30-40’ı,geçen yıl çaya gübre vuramadı..
Bunun neticesinde hem rekorte düşüklüğü oldu hem de, diğer yıllara göre Kuruçay üretiminde bir gerileme meydana geldi..
Çay tüketiminde Dünya’da ilk sırada yer alan Türkiye, çay üretiminde ise 5.sırada yer alıyor..
Ürettiğimiz çaylarımız yetmediğinden dolayı, geçen yıl rekor bir artışla, 15.000 ton çay ithal ederek,milyarlarca dolar dışarıya döviz olarak gitti..
İşin bir de ekonomik boyutuna gelirsek,çocuklar belki bilmez ama, 25 yıl önce çayın ekonomik değeri o kadar yüksek bir değerdeydi ki, 1 kilo yaş çayla 1 kilo kaliteli zeytin alınırdı..
Hatta Kısa bir süre önce de 1 kilo yaş çayla 4 ekmek alınırken,bugün bir ekmek alamaz hale geldi.
Nerden nereye!..
Yıllar önce 3 sezonda 10- 12 ton çayı olan Rizeli bir vatandaş, bununla ev alır, araba alır çocuk okutur düğün yapardı..
Bugün ise sadece evine ekmek ve yiyecek alır hale geldi..
Türk ekonomisi,nasıl amatör kümeye düşmüşse,bir çok tarım ürününde olduğu gibi,maalesef ekonomik değer olarak Çay Tarımı da iflas etmiştir..
Bu ekonomiyi bu çay tarımını uzaydan gelenler bu hale getirmedi..
Yıllardan beri oy verdiğimiz idareciler ve siyasiler bu hale getirdi..
Enflasyonun %100,Faizin %50 olduğu bu rant kapitalist faiz düzeninde ,uygulanan pansuman tedavileri ile bu ekonominin düzelecek hali yok..
Türk ekonomisinin tek kurtuluşu, faizsiz sisteme dayalı denk bütçeli havuç sistemidir..
Bunu da 1997 yılında,
Cumhuriyet tarihinin yetiştirmiş olduğu tek, ilim bilim ve Devlet adamı,REFAH-YOL hükümetinin Başbakanı Prof.Dr. Erbakan hocamız hayata geçirmişti..
Hiç kimse ülkesinin Rize’nin düşmanı değil!
Yıllardan beri yanlış giden işler söylenmiş olsaydı, Rize’de koltukları altında ezilen,kendilerinden başka kimseye faydası olmayan,metal yorgunu STK Başkanları,idareciler ve oy verdiğimiz Milletvekilleri mecliste bunları dile getirmiş olsaydı, bugün bizler bu hale gelmezdik..
Osman Köseoğlu
aktuel53
