Koronavirüs salgını ve hukuk

Koronavirüs (COVİD-19) dünya bu virüsle kısa bir süre önce tanıştı aslında. Hızlı bir şekilde şehirden şehire, ülkeden ülkeye yayıldı ve en sonunda bizim ülkemizi de tehdit eder duruma geldi. Koronavirüs vaka sayısının Türkiye’de günden güne arttığına ne yazık ki hepimiz şahit olmaktayız. Bu virüsün hızla yayılmasına…

Korona virüsü insanlara bulaşmakla birlikte gündeme de bulaşmış durumdadır. Öyle ki sosyal mecralarda virüsün yayılmasını önlemek amacıyla yararlı bilgilendirmeler bulunduğu gibi halkı paniğe sürükleyen, herhangi bir doğruluğu bulunmayan birtakım yanlış bilgiler de bulunmaktadır.Öyle ki sosyal mecralarda virüsün yayılmasını önlemek amaçlı yararlı bilgilendirmeler bulunduğu gibi halkı paniğe sürükleyen, herhangi bir doğruluğu bulunmayan yanlış bilgiler de fazlasıyla bulunmaktadır. Ayrıca kimi fırsatçılar oluşan bu panik ve kaos ortamından istifade etmeye çalışırken kimileri de bu alınan tedbirlere aykırı davranarak halkı göz göre göre tehlikeye atmaktadır. Elbette ki kanunda bu tür davranışların cezai bir karşılığı bulunmaktadır.Hukukumuzda ‘Kamu Sağlığına Karşı İşlenen Suçlar’ başlığı altında ‘Bulaşıcı hastalıklara ilişkin tedbirlere aykırı davranma’ hükmü düzenlenmiştir. Türk Ceza Kanunu 195’teki bu düzenlemeye göre bulaşıcı hastalıklardan birine yakalanmış veya bu hastalıklardan ölmüş kimsenin bulunduğu yerin karantina altına alınmasına dair yetkili makamlarca alınan tedbirlere uymayan kişi ile ilgili 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezası verilebilir. İlgili bu madde gereği devlet tarafından korona virüsüne karşı alınan önlemlere riayet etmeyen kimseler aynı zamanda suç işlemiş olacaklardır. Devlet tarafından konulan karantinaya uymamak bu kapsamda değerlendirilir.Ayrıca korona virüsü taşıdığını bilen kişinin bu hastalığı bilerek yayması da durumun içeriğine göre yaralama veya öldürme suçu ya da en azından bunlara teşebbüs olarak değerlendirilebilir. Korona virüsünün yayılması dışında bu süreçte halka yönelik yapılan korku ve panik oluşturma gayesi barındıran paylaşımlar da suç teşkil eder. Sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlarda verilen yanlış bilgiler, korkutma amacı güden senaryolar da halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit kapsamında değerlendirilir ve Türk Ceza Kanunumuzda ağır yaptırımları vardır. Yapılan bu paylaşımlarda halkın endişe, korku ve panik yaratmak amacıyla hayat, sağlık, vücut bütünlüğüne ya da malvarlığı bakımından alenen tehditte bulunan kişilere 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası verilecektir.Devlet tarafından alınacak önlemlerle birlikte herkesin kendi tedbirini de almasıyla birlikte virüsün yayılma şiddeti en aza inecektir. Tüm bu durumlarla birlikte provokatörlere fırsat vermemek adına bilinçli olmalı, yayınlanan yanlış bilgilere itibar etmemeli ve bu yalan yanlış olan bilgileri teyit etmeden yaymamalıyız. Ayrıca resmi kurumların açıklamaları ve uygulamaları dışında oluşabilecek dolandırıcılık ve hırsızlık vakalarına karşı da dikkat edilmesi gerekmektedir.